3 Mart 2014 Pazartesi

Tanen, Asidite, Gövde...


Bunlar şarabın üç ayağıdır. Güzel bir şarabın üç kalemden de güzel not alması gerekir. Tanenler yuvarlak ve keyifli, asidite ferah ve taze, gövde damakta lezzetin ağırlığını bırakır olursa şarap keyifle içilir. Bir yandan bu üçünün birbiriyle dengeli olması, yani tanenin burukluğunun asiditeyle kırılmış olması lazımdır. Bu üç ayağın üstüne üzümden, fıçıdan ve terroir'dan (teruar) gelen aromalar da eklenir. Bir yudumda olgun meyvelerden taze baharatlara kuru meyvelerden otsu tatlara kadar pek çok aroma bulunabilir. Çikolata, vanilya, kahve, karamel gibi pek çok aroma ise genelden fıçıdan şaraba geçer. Örneğin tuzluluk ise şarabın yetiştiği iklim ve toprak şartlarını yansıtıyor olabilir. Tüm bunlar üç adımda  değerlendirilir: göz (renk), burun (koku), damak (tat)…

'Off bu da ne ben bunları nasıl bilebilirim' diyorsanız hiç korkmayın. Şarap nedense acayip birikim gerektiren, zor ve lüks bir zevk olarak değerlendirilir. Oysa damağınıza güveniyorsanız birkaç kitaba danışarak tüm temel kavramları öğrenebilirsiniz. O giriş seviyesindeki kaynaklardan biri de baş editörlüğü Georgina Matthews ve Ella Milroy tarafından yapılmış olan Görsel Rehberler serisinden Şarap (Eyewitness Companions: Wines of the World) kitabı. Bu kitap turistik rehberleriyle meşhur DK Eyewitness'ın bu rehberlerinin yanına eşlikçi olarak çıkardığı şarap rehberi. Hiçbir şey bilmeyen biri için en temel kavramlar, şarap bölgeleri, üreticiler, üzüm türleri ve rekolteler hakkında çok sistemli ve anlaşılır bilgiler sunuyor.

'İtalya'nın Yerli Üzüm Çeşitleri'

Rehber üç ana bölümden oluşuyor. Dünya Şaraplarının Tanıtımı başlıklı bölümde şarap kültürü, şarabın tarihçesi, üzüm çeşitleri, terroir kavramı, imalathane, şarap stilleri konusunda bol resimli kısa metinlerle bilgiler veriliyor.

Şarap Üreten Ülkeler bölümü 600 sayfa boyunca Fransa, Almanya, İtalya, İspanya, Portekiz, Avustralya, Güney Afrika ve diğer pek çok ülkenin bölgeleri, üreticileri, şaraplarının özellikleri hakkında bilgi veriliyor. (Türkiye, Güneydoğu Avrupa başlığı altında Yunanistan, Lübnan ve İsrail ile birlikte anlatılmış.) Hatta şarap rotaları bile verilmiş. Turist olarak gittiğiniz ülkede rahatlıkla bu kaynaktan faydalanarak şarap seçebilir, şaraplarının özellikleri hakkında bilgi edinebilir ve şarap gezisi organize etmeye başlayabilirsiniz.

Yalnız bunlar için son bölümdeki yani Gerekli Bilgiler başlıklı bölümdeki hususlar size çok lazım olacak. Bu bölümde şarap nasıl alınır, etiketinde yazan şeyler ne anlama gelir, şarap nasıl saklanır, nasıl tadılır gibi konular açıklanıyor. Terimler sözlüğü, indeks ve kaynakça ise her zaman kullanacağınız başvuru sayfaları. 

Bodro'nun St. Emilion bölgesinden
premier grand cru Chateau Figeac'ın mahzeni
Eğer şarapla ilgileniyorsanız ve temel konulara hakimseniz bile bu rehber faydalı olacaktır. Ben aklıma takılan konularda, mesela az rastlanan üzüm türlerinden yapılma bir şarapla karşılaştığımda veya şaraplarını pek de tanımadığım ülkelere gittiğimde bu kitaptan çok istifade ettim. Fotoğraflar, tablolar, çizimler, haritalar hem görsel olarak çok güzel, hem anlamayı kolaylaştırıyor hem de sanki o bağları, imalathaneleri gezip görüyormuşsunuz gibi bir his veriyor.

2004 yılında yayına hazırlanmış olan kitabın arka kapağındaki rekoltelerin durumunu gösteren bağ bozumu cetveli artık pek kullanışlı değil. Ya da şöyle söyleyeyim 5 üzerinden 5 puan almış olan 2000 rekolte Bordeaux'ların fiyatı artık bizi aşar ama küçük bir internet araştırmasıyla son yılların durumunu öğrenmek mümkün. Mesela 2009 iyiymiş, öyle diyorlar.

Sonuç olarak renkli resimli, anlaşılır, sistmeli, kapsamlı, sade bir rehber; meraklısına veya meraklısı olmak isteyene gönül rahatlığıyla öneriyorum.

3 yorum:

  1. Söyleyecek sözüm var. Hayatımda sadece bir kez şarap tattım ve öyle iğrençti ki cesaretimi toplayıp tekrar deneyemiyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dimitri Angelopoulos muydu, Dikmen miydi? :D
      Şaka bir yana herkesin hoşuna gitmeyebilir ama hiç sevmezken bir süre sonra keyif almaya başlayanlara da çok şahit oldum.

      Sil
    2. Ay hiç bilmiyorum neydi :D Korkunç bir şeydi.

      Sil

Söyleyecek sözü olanlara bayılırım! :)